"Kütüphanesiz Okul Kalmayacak"
"Kütüphanesiz Okul Kalmayacak" projesinin tanıtım töreni; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık'ın katılımıyla yapıldı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, Millî Eğitim Bakanlığınca hazırlanan "Kütüphanesiz Okul Kalmayacak" projesinin Yenimahalle Şehit Öğretmen Mehmet Ali Durak Ortaokulu'nda düzenlenen tanıtım toplantısında yaptığı konuşmada projenin "herkes için güzel bir müjde" olduğunu belirtti.
Emine Erdoğan, projeyi hayata geçiren Millî Eğitim Bakanlığına, destekleri için Kültür ve Turizm Bakanlığı ile emeği geçenlere teşekkür etti.
Şehit öğretmen Mehmet Ali Durak'a ve tüm şehit öğretmenlere Allah'tan rahmet, ailelerine ve sevenlerine sabır dileyen Emine Erdoğan, vatana ve vatanın evlatlarına hizmet etme şuuruyla, öğretmenlik mesleğini ifa eden tüm eğitim neferlerine de şükranlarını sundu.
Afrika'da Malavi Cumhuriyeti'nde 2001'de yaşanan büyük kıtlıkta ortaokul öğrencisi William'ın gerçek hikâyesinden örnek veren Emine Erdoğan, yoksulluk yüzünden çok sevdiği okulundan ayrılmak zorunda kalan William'ın kütüphaneye gitmeye devam ettiğini, okuduğu kitapların rehberliğinde, elektrik üreten ve su pompalayan rüzgâr türbinleri yaparak tüm dünyaya ilham olduğunu anlattı.
Derslerle dolu bu hikâyenin, kütüphanelerin hayatı dönüştüren gücünü çok çarpıcı bir şekilde anlattığını dile getiren Emine Erdoğan, "Kütüphane, 7'den 70'e herkes için temel bir ihtiyaçtır. Etrafımızda gördüğümüz her gelişme, insanın öğrenme merakıyla gerçekleşmiştir. İnsanlığın ilk adımlarından uzay serüvenine keşfetmenin nefes kesen yolculuğu, bu merakın eseridir. Bu yolculuğu devamlı kılan ise insanların deneyimlerini kütüphanelerin hafızasına emanet etmesidir. Yani bir anlamda kitaplar, nesiller arası haberleşmeyi sağlayan iletişim araçlarıdır." diye konuştu.
"Dünya ne kadar değişirse değişsin, kütüphanelerin hayatımızdaki yeri vazgeçilmezdir"
Kütüphanelerin tarihinin çok eskilere dayandığını anlatan Emine Erdoğan, şöyle devam etti:
"Dijital dönüşümün yaşandığı çağımızda, internetin her şeyi bildiği yanılgısı kütüphaneleri bir süre yalnızlığa mahkûm etti. Oysa dünya ne kadar değişirse değişsin, kütüphanelerin hayatımızdaki yeri vazgeçilmezdir. Bugün, tüm dünyada kütüphanelerin geçirdiği dönüşüm son derece sevindiricidir. Kütüphaneler artık tozlu rafları olan kitap müzeleri değil, birer yaşam alanı olarak karşımıza çıkıyor. Dijital koleksiyonlarla, her yaşa ve gruba hitap eden etkinliklerle birer cazibe merkezi hâline geliyor. Ayrıca kütüphaneler, eğitimin ve okulların kalbidir. Projemizin, tüm okullarımızda bu kalbin güçlü bir şekilde atmasına vesile olacağına inanıyorum. 81 ilimizde, hem kütüphanesi olmayan okullara kütüphane kazandırılacak hem de hâlihazırdaki kütüphane içerikleri zenginleştirilecek."
Emine Erdoğan, kütüphane kullanımının öğrencilere sayısız faydaları olduğuna dikkati çekerek "Her şeyden önce kütüphane; öğrencileri yaşam boyu öğrenen, bilgiyle teması kesilmeyen bireyler olarak yetiştirir çünkü en başta öğrenmeyi öğretir. Yani insanı bağımsızlaştırır. Bilhassa ilkokul ve ortaokul çağında kütüphane alışkanlığı kazanan öğrencilerin bilgiyi bulma ve analiz etmede çok daha başarılı oldukları biliniyor. Bu da onları öğrenmeye açık ve özgüvenli insanlar yapıyor." ifadesini kullandı.
İçinde bulunulan şartların oluşturduğu en büyük sorunlardan birinin "bilgi" ile "malumat"ın birbirine karıştırılması olduğunu belirten Emine Erdoğan, "İnternetin bilgi kaynağı sayılmasının bu yanlışta büyük bir payı var. Kütüphanelerden beslenen öğrencilerin en büyük kazanımı gerçek bilgiyi ayırt eder hâle gelmeleridir." dedi.
"Kütüphane kapısından giren her çocuk, kütüphanecilerin en büyük sevincidir"
Cumhurbaşkanlığı Millet Kütüphanesi'nin kütüphaneciliğin yeni yüzünü yansıtan anlayışı ve zengin koleksiyonlarıyla ülkeye çok yakıştığını dile getiren Emine Erdoğan; araştırmacılar, öğrenciler ve her yaştan okuyucuların bu kütüphaneden istifade ettiğini anlattı. Emine Erdoğan, "Bu vesileyle buradan tüm anne babalara seslenmek istiyorum. Gelin, çocuklarımızı erken yaşta kütüphanelerle tanıştıralım. Onları rafların arasında gezmeye alıştıralım. Kitap kokusuna aşina kılalım. Kütüphane görgüsü kazandıralım. İnanıyorum ki kütüphane kapısından giren her çocuk, kütüphanecilerin en büyük sevincidir. Bu güzel dostluğu tüm çocuklarımıza hediye edelim." sözlerini sarf etti.
Emine Erdoğan, öğrencilerin bu yıl okul sıralarına dönmelerinin tarifsiz sevinci içinde olduklarını dile getirerek öğretmenlere şöyle seslendi:
"Salgının zorlu koşullarının en çok etkilediği alanlardan biri kuşkusuz eğitim oldu. Sizler bu süreçte fedakârlığın timsali oldunuz. Şimdi bu yeni projede de sizin desteğinize ihtiyacımız var. Ne olur, okul kütüphanelerini, öğrenmenin birincil merkezi hâline getirelim. En başta kitap okumayı, 'Boş zamanlarında ne yapıyorsun?' sorusunun cevabı olmaktan kurtaralım. Sizlerin, bu projeyi zirveye taşıyacağınıza yürekten inanıyorum."
Emine Erdoğan, öğrencilere de "Bugün, bu güzide eğitim yuvasında sizlerle birlikte olmaktan büyük mutluluk duydum. Okul kütüphanelerimizde yapılacak yeniliklerin sizlere büyük heyecan verdiğinden eminim. İnşallah, kütüphanelerin zenginliğinden bol bol istifade edersiniz. Çünkü kitaplar sizi muhteşem insanlarla tanıştırır. Kitap kapaklarının arasında farklı coğrafyalara gidebilir, uzayın derinliklerine yol alabilir, birçok nefes kesen hikâyenin parçası olabilirsiniz. Çantasında kitabı olan birinin asla yalnız olmadığını hiç unutmayın." çağrısında bulundu.
İki ayda 57 bin 108 okuldan kütüphanesiz olan kalmayacak
Projenin Millî Eğitim ile Kültür ve Turizm Bakanlığınca başlatıldığını ifade eden Bakan Özer, okullar arası imkân farklılıklarını azaltacak ve eğitimde fırsat eşitliğini artıracak bu projeyi himayelerine alan Emine Erdoğan'a şükranlarını sundu.
Ülkelerin kalkınmasında ve refah seviyesinin artmasında beşeri sermayenin kritik rol oynadığına işaret eden Özer, beşeri sermayenin niteliğinin artmasında da ana unsurun eğitim olduğunu vurguladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde 2002'den bugüne kadar eğitimde devasa hamleler yapıldığının altını çizen Özer, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Okul öncesinden özel eğitime, ilk ve ortaöğretimden yükseköğretime, eğitimin her kademesinde önemli yatırımlar yapıldı. Böylece eğitime erişim her kademede artırıldığı gibi kitleselleşmesi, yani toplumun her kesiminin kolaylıkla eğitime erişimi sağlandı. Örneğin, 2000 yılında yüzde 44 olan ortaöğretimde okullaşma oranı bugün yüzde 88'e ulaştı. Yükseköğretimde okullaşma oranı, 2000'li yıllarda yüzde 14 iken bugün yüzde 44'e ulaştı. Bu dönemde okullaşmanın artması ve eğitimde niteliğin iyileşmesi için öğretmen sayımız ortaöğretimde yaklaşık üç katına, ilköğretimde ise iki katına yükselmiştir. Bu artışlarla birlikte tüm öğretim kademelerimizde derslik ve öğretmen başına düşen öğrenci sayısı azalarak ilk defa OECD ortalamalarını yakaladı.
2002 yılından bu yana yapılan devasa yatırımların neticelerini ve eğitimin kalitesine yansımalarını bugün eğitim göstergeleri üzerinden açık bir şekilde görebiliyoruz. Eğer eğitime son 19 yıldaki devasa yatırımlar yapılmasaydı bugün eğitimde kaliteyi konuşamazdık."
Eğitim sistemindeki bu devasa büyümenin kaliteye rağmen değil, tam tersine kalite odaklı bir şekilde gerçekleştiğini belirten Özer, PISA ve TIMSS gibi uluslararası öğrenci başarı araştırmalarının sonuçlarının da eğitim sisteminde kalite artışlarını doğruladığını söyledi.
"Elbette daha yapacak çok işimiz var." diyen Özer, artık Bakanlık olarak kalitenin sürekli artmasına ve eğitimde fırsat eşitliğinin güçlendirilmesine odaklandıklarını bildirdi.
Okul öncesi eğitim hedefleri
"Eğitimde fırsat eşitliği"nde oldukça kritik olan okul öncesi eğitime erişimde, Emine Erdoğan'ın himayeleri ve destekleriyle yeni bir seferberlik başlattıklarını kaydeden Özer, "2022 yılı sonunda 3 yaş grubunda yüzde 14 olan okullaşma oranını yüzde 50'ye, 4 yaş grubunda yüzde 35 olan okullaşma oranını yüzde 70'e ve 5 yaş grubunda yüzde 78 olan okullaşma oranını da yüzde 100'lere çıkarmayı hedefliyoruz. Bu hedefe ulaşmak için tüm planlamalarımızı, bütçe ayarlamalarımızı yaptık." dedi.
"Kitap ihtiyaçlarının karşılanmasına Kültür ve Turizm Bakanlığımız destek verecek"
Proje kapsamında kütüphanesi olmayan okullara yeni kütüphane yapılacağını, okullardaki mevcut kütüphanelerin de yenileceğinin altını çizen Bakan Mahmut Özer, şunları söyledi:
"İki ay gibi kısa sürede 57 bin 108 okulumuzdan kütüphanesiz olan kalmayacak. Gerekli tüm kaynakları, bugün itibarıyla okullarımıza aktarmış bulunuyoruz. Kütüphanesiz Okul Kalmayacak Projemiz ile amacımız; öğrencilerimize okuma kültürünü kazandırarak öğrencilerimizin sorgulayan, araştıran, analitik düşünen ve bilgi üreten bireyler olarak yetişmelerini sağlamak, onları hayata ve geleceğe hazırlamaktır. Ülkemiz münevverlerinden Cemil Meriç'in de ifade ettiği gibi 'Kitaplar, istikbale yollanan birer mektuptur'. Güncelleyeceğimiz veya yeni yapacağımız kütüphanelerin kitap ihtiyaçlarının karşılanmasına Kültür ve Turizm Bakanlığımız destek verecek."
Özer, projeye katkılarından dolayı Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy'a şükranlarını sundu ve projenin çocuklara hayırlı olmasını diledi.
Bakan Ersoy: Gençlerimizin kültür ve sanat dünyasına dâhil olmaları için müzeleri, kütüphaneleri, sanat merkezlerini, sergi ve sinema salonlarını daha da yaygınlaştıracağız
Konuşmasında eğitim ve kültürü yan yana getiren, bu iki temel unsurun birbirinden ayrılamaz iki parça olduğunu gösteren yeni bir perspektifin de ortaya konduğunu dile getiren Ersoy, şöyle konuştu:
"Bizim temel hedefimiz, ülkemizin dört bir yanındaki gençlerin kültürel ve sanatsal faaliyetlere dilediği gibi ulaşmasını sağlamaktır. Gençlerimizin kültür ve sanat dünyasına dâhil olmaları için müzeleri, kütüphaneleri, sanat merkezlerini, sergi ve sinema salonlarını daha da yaygınlaştıracağız. Okullarda çocuklarımızın Yunus'u, Yahya Kemal'i, Tanpınar'ı, Osman Hamdi Bey'i, Münir Nurettin'i, Neşet Ertaş'ı, Turgut Cansever'i, Nuri Bilge Ceylan'ı tanımasını sağlayacağız. Kültür ve eğitim arasında ilişki ne kadar sık olur ve bu ilişkiyi biz ne kadar güçlendirirsek eğitimin kalitesini de o derece yükseltmiş oluruz. Bu bakış açısıyla Kütüphanesiz Okul Kalmasın çalışmasını çok önemsediğimizi belirtmek istiyorum."
Ersoy, Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak okullarda kütüphanelerin oluşması adına ellerinden gelen desteği vereceklerini söyledi.
Konuşmaların ardından hediye takdimi gerçekleştirildi ve hatıra fotoğrafı çektirildi.
Projenin tanıtımına ilişkin video gösteriminin yapıldığı ve 8. sınıf öğrencisi Eylül Özkan'ın şiir okuduğu programa Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer'in eşi Nebahat Özer, Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan'ın eşi Zeliha Elvan, Ankara Valisi Vasip Şahin ile okula adını veren Şehit Öğretmen Mehmet Ali Durak'ın annesi Fatma Durak, babası Mehmet Durak, öğrenciler ve diğer davetliler katıldı.
Daha sonra Emine Erdoğan, katılımcılar ve öğrencilerle kütüphanenin açılış kurdelesini kesti. Kütüphaneyi gezen Emine Erdoğan, burada kitapları inceleyerek çocuklarla ve şehit ailesiyle sohbet etti.
Emine Erdoğan, daha sonra sınıfları ziyaret ederek öğretmen ve öğrencilere çalışmalarında başarılar diledi.